Pandemi süreci ile dijital teknoloji ciddi anlamda yükselişe geçti. Dijital teknoloji ile artan dijital taciz ve çevrimiçi kötüye kullanım nedir? Dijital taciz için nasıl önlemler alınmalı?
Dijital teknoloji kullanımı pandemi süreci ile yükselişe geçen bir alan oldu. Bu süreçte artışa eşdeğer bir şekilde dijital teknolojinin sunduğu olanaklar ve ortaya çıkardığı problemler üzerinde de konuşuldu. Eskisinden daha fazla dijital teknoloji ile içli dışlı olunarak her işimizi bu platformlar üzerinden halletmek ve gerçekleştirmek istedik. Beraberinde ise istenmeyen dijital taciz, çevrim içi kötüye kullanım olayları da artış göstermeye başladı.
Dijital Taciz Nedir?
İnternet ağlarını kullanmada aktif olan bireyler, sosyal medya da ya da diğer platformlarda zaman geçirdikleri süre boyunca karşı taraftan sürekli saldırgan veya cinsel içerikli mesajlar ile hedef haline gelir. Kişiye ısrarlı bir şekilde yapılan iletişim kurma eylemi veya iletişimi bitirmemek, devam ettirmek dijital taciz eylemleri içerisinde yer alır.
Dijital taciz, sosyal ağlarda bireylere,
- Ev/iş arkadaşı.
- Şimdiki eşi.
- Partneri/ sevgili.
- Komşu/ Arkadaşı.
- Bir yakını.
- Bir yabancı tarafından uygulanabilir.
Burada en çok üzerinde durulması gereken konulardan biri de dijital tacizi uygulayan failin kim olduğudur?
Dijital Taciz Eylemini Gerçekleştiren Kim?
Dijital tacizde kişiler, sahte hesaplar ve sahte kimlikler ile eylemi gerçekleştirir ve karşılarındaki bireylerin güvenlik konusunda endişe etmelerine neden olur. Kullanıcılar, açık erişimli sayfalara yorum atarak, sürekli iletişim halinde kalmak isteyerek ısrarla cinsel içerikler ya da şiddet içerikli mesajlar gönderme eğiliminde bulunur. Bu şekilde sahte hesaplar ile gerçekleştirilen eylemler de faillerin bulunması ve tespit edilmesi elbette işi zorlaştırır.

Burada Microsoft Digital Civility Indeks raporlarını sunarak artan dijital taciz oranlarından bahsedeceğiz. Türkiye’ de beş yüz yetişkin ile yapılan bir görüşmede 2020′ de çevrimiçi risklerin kategorilere göre yükselişleri:
- Kişisel itibara zarar.
- Mesleki itibar.
- Kadın düşmanlığı.
- Siber zorbalık.
- Microagression ( Beyaz ve erkek olmayan birinin bulunduğu iyi konuma ima edilerek geldiğini söylemek).
Yapılan görüşmede yetişkin yaşı 18-74 arası ve genç yaşı ise 13-17 yaş aralığıdır. Katılımcılara sorulan bir diğer konu ise dijital taciz yaşadığınızda bu konu ile ilgili endişeniz riski tekrarlamanıza neden oldu mu, deneyimli bir şekilde atlattınız mı veya herhangi bir sonuç aldınız mı şeklinde sorular yöneltildi.
Gençlerin vermiş oldukları cevaplarda dijital taciz sonucu olumlu bir sonuç almanın yüksek oranda olması internette güvenli bir şekilde var olma sürecine destek olduğu görüldü. Bununla beraber endişe riskinin de yüksek bir oranda karşımıza çıkması ise hala internetin güvenli bir seviyede kullanılmadığı ya da kullanma tercihi olmadığı sonuçlarda kendini gösterdi.

Dijital Tacizle Karşılaşıldığında Yardım İsteniyor mu?
Tüm bu analizlere rağmen yetişkinlerin ve gençlerin karşılaştıkları taciz ve çevrimiçi kötüye kullanma eylemlerinde yardım isteyebilecekleri ve ebeveynlerinden yardım isteme oranları merak edildi.
Raporda katılımcıların: Rapor içeriğinde yer alan bir başka konudan bahsetmekte fayda var. Dijital taciz elbette her birey için tehlike içeren bir eylem. Kadın, erkek veya bir başka şekilde ayırt edilmeden üstünde durulması gereken bir konu fakat raporda bin yıldır değişmeyen en riskli yetişkin grubunun kadınlar olduğunun da altı çizildi.

Tüm bu yaşanan dijital taciz eylemleri için nasıl bir önlem alınabilir?
Dijital Güvenlik Önlemleri Nelerdir?
Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği ile Alternatif Bilişim’in hazırlamış oldukları Cinsiyetçi Dijital Şiddetle Mücadele Rehberinde almamız gereken önlemler şu şekilde sunuldu.
- Gizli mod kullanın: İnternette geçirdiğimiz süreçte ister istemez birçok yere girip kimlik bilgilerimizi bırakıyoruz. Arkamızda bıraktığımız her ize ise dijital ayakizi diyoruz. Bu nedenle kendimizle ilgili her türlü bilgiyi elde edebilen arama motorları bulunmaktadır. Cihazımızda kullandığımız tarayıcımızın gizli modda olması bizimle ilgili her türlü bilginin kim tarafından kullanılıp, depo edildiğini bizlere gösterir. Facebook, LinkedIn, Twitter gibi sosyal ağların bizimle ilgili hangi bilgilere erişimi olduklarını ve erişim düzeylerini kontrol edebiliriz. Ayrıca cihazınızın geçmişini ve çerezler kısmını sık sık temizlemenizde fayda var.
- Bağlantı güvenliğinizi sağlayın: Kamuya açık yerlerde çıktı almanız gereken kafelerde kişisel e-posta adresinizi kullanmamanız daha iyi olabilir. Eğer çok zor bir durumda kaldınız ve e-posta adresinizi kullanmanız gerekiyor o halde kesinlikle hesap çıkışlarınızı yaptığınızdan emin olmalısınız. Şifrelenmemiş kablosuz ağlara girmemeniz sizin için daha iyi olacak.
- Cihaz güvenliğinizi sağlayın: Kullandığınız cihazlara bir başkasının erişimini engellemeniz gerekmekte. Bu işlem de cihazlarınıza parola ve şifre ya da ekran kilitleri koyarak gerçekleşen bir işlem.
- Parola güvenliğinizi sağlayın: Cihazlarınıza koyacağınız parolalar ile bir başka platformda kullandığınız parolalar aynı olmamalı. Kendinize ait özel tarihleri şifre olarak belirlemeniz kolay bir av haline gelmenize neden olacak. Sosyal medya hesaplarınıza aynı şifreyi vermeniz taraftarı değiliz. Ayrı ayrı şifre kullanmanız daha güvenli olacak. Tüm bu şifreleri nasıl aklımda tutabilirim ki diyenler için keepassx.org ücretsiz bir yazılım. Bu şekilde şifrelerinizi kontrol edebilir ve aklınızda tutabilirsiniz.
- İki adımda doğrulama uygulamasını kullanın: Sosyal ağlarınıza giriş yaparken mutlaka iki adımda doğrulamayı kullanın. Kullandığınız ağ veya sosyal ağlarda ayarlar/ güvenlik bölümünden bu uygulamayı etkinleştirebilirsiniz.
- Arama motoru güvenliği: Herhangi bir siteye girerken başında HTTPS etiketinin olduğundan emin olun. Bu içerikler daha güvenlidir. Tarayıcınıza HTTPS Everywhere eklentisini ekleyerek reklam ve çerezlerden uzak bir iletişim sağlayabilirsiniz.
Peki interneti daha güvenli bir hale getirmek için bireysel olarak nasıl bir uygulama içerisinde olabiliriz? Dünya çapında bireylerin uygar bir kullanıcı olmaları yönünde bir adım atılıyor mu? Microsoft, dijital tacizin önüne geçebilmek için bireylerin bu konuda teşvik edici olmalarını istediği bir uygarlık paketi sundu; Microsoft Civility Challenge.
Microsoft Dijital Civility Challenge Nedir?

Microsoft, dijital taciz eylemlerinin önüne geçmek için dijital güvenlikte bireylerin birlikte hareket etmeleri gerektiğine vurgu yaparak Dijital Uygarlık paketini yayınladı.
Microsoft, interneti daha güvenli bir yer haline getirmek için bireylerin üzerine düşen görevleri içeren bir uygarlık paketi önerdi.
- Altın kuralı yaşa: Her etkileşimim de sevgi ve şefkatle hareket edeceğim. Çevrimiçi bağlandığım herkese saygılı olacağım.
- Farklılıklara saygı göster: Kültürel farklılıklara saygı göstereceğim. Kabul etmediğim bir düşünceyi ise üzerinde düşünerek uygun bir şekilde reddedeceksem karşımdaki kişinin kişisel bilgilerine saldırmak gibi bir tutum içerisinde olmayacağım.
- Yanıtlamadan önce durakla: Herhangi bir içeriğe yorum yaparken karşımdakine zarar verebilecek ve güvenliğini tehlikeye sokabilecek her türlü eylemden uzak kalacağım. Kendi güvenliğimi de bu durumda koruyacağım.
- Kendin ve diğerleri için ayağa kalk: Dijital güvenliği tehlike altında olan biri yardım istediğinde elimden geleni yapacağım. Bu süreçte kendim ve hedefin güvenliğini tehlikeye atacak her şeyden uzaklaşacağım. Yetkili birileri ile görüşmesi için yardımcı olacağım.
Çevrimiçi risklere karşı tüketicilere ve kullanıcılara daha güvenli bir internet sunabilmek için kolektif bir uygarlık süreci gerekli. Dünyanın dört bir yanındaki insanların güvenli bir çevrimiçi süreç yaşamaları için dijital uygarlığı teşvik edelim.
İlk yorum yapan siz olun